sağtık

DAĞDAN İNMİŞ KERESTE!

Birkaç gündür,mail alıp duruyorum blogun sürekli okuyucularından ve yakınlarımdan.PKK’nın Dağdan İnmeleri hakkında neden bir şeyler yazmıyorsun,duyarsız mısın bu kadar diye kızıyorlar bana. Türk olup da böyle bir konuya duyarsız olabilmek mümkün olsaydı keşke. Yazılacak,söylenecek şeyleri günlerdir gazetelerde okuyorum zaten.Kamuoyunun genel tavrını izliyorum,herkes aynı öfke ve tepki içinde,benim ekleyecek farklı ve yeni bir sözüm yok ki bu konuda yazayım.Tepkiliyim,midem bulanıyor,öfkeliyim,hem de cinayet işleyecek kadar.Görüntülerden utanıyorum,görmek istemiyorum,hatta gördüklerimi bile unutmak istiyorum. Otuzdört PKK lı dağdan indi! Keşke ait oldukları yerde ölüp gitseydiler. Evet düşüncem bu. Kafamda binlerce soru işareti var. *Birincisi,teröristler neden indi? Kendileri Bölücübaşının direktifleri doğrultusunda indik diyerek hala onun tebaası olduklarını hala onun sözünün geçtiğini alt metin olarak vermeye çalışıyorlar.Peki Bölücübaşının gücü topu topu 34 kişiye mi geçiyormuş diye sormaz mı insan? Diğerleri nerde peki?Neden hepiniz dinlemiyorsunuz Elebaşınızın sözünü o zaman? *İkincisi,bizzat kendilerinin beyanı olarak ,hiçbir eyleme katılmadıkları söyleniyor."Hiç bir eyleme katıldın mı?" sorusuna verilen hayır yanıtı Türkiye Cumhuriyeti için bu kadar yeterli ve söz bu kadar itibarlı mıdır?O halde Ergenekon davasında yargılanan onlarca akademisyen,devlet adamı,asker vb.'ye de aynı soru sorulduğunda,onlar da hayır cevabı verdiğinde,onların cevapları neden yeterli ve itibarlı kabul edilmiyor,onlar neden salıverilmiyor? *Üçüncüsü,etkin pişmanlık yasasından faydalandırılmak isteniyorlar.Peki neden? Kendilerinin hiçbir şekilde böyle talepleri olmadığı halde devlet neden ille onları salıvermek için hukukun maddelerinden faydalandırmaya çalışıyor?Devlet onların tutuklanmayacaklarına dair kime söz verdi de bu sözü böyle canla başla kılıfına uydurmaya çalışıyor?Bunca yıldır içerde PKK yandaşı veya üyesi olduğu için yatan hükümlü ve tutuklulara neden farklı muamele yapıldı öyleyse? *Dördüncüsü TCK 221 Örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeden yakalanan örgüt üyesinin, pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi hâlinde, hakkında cezaya hükmolunmaz diyor.. Yakalanma hükmü geçiyor.Yakalanan yok!Pişmanım diyen yok,örgüt hakkında kritik bilgiler veren yok…Hangi maddeden faydalandırıldı bunlar? *Beşincisi yine aynı maddede, Suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi hâlinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi hâlinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır diyor. Örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi veren var mı otuz dört kişi içinden?Verdiyse bile yedi dakikalık sorgulama süresi içinde veremez.Kaldı ki bu madde ayrıca kendi içinde defoludur.Sırf bilgi verdi diye bir terör örgütü üyesi,ceza almadan salıverilebilir mi? Çık dağa,yap canının istediğini,öldür ülkenin askerini,çocuğunu,kadınını,yaşlısını… Boşalttır köyleri…karakol bas,mayın patlat,havan topunun arkasına geç gönder bombayı,şehir içinde oraya buraya bomba yerleştir,masum insanları katlet,sonra canın sıkılsın,örgüt içinde bir şeye bozul,dağdan soğu…in aşağı,örgütü anlat,yapılanları anlat,pişmanım de,affediliver…yok ya! *Altıncısı bu insanların hiçbir eyleme katılmadıklarının garantisi neredendir?Hiç bir eyleme katılmayan insanlar neden kendilerini bir örgüte üye ederler?Hiç bir eyleme katılmadıysan,ya terörist yetiştirdin,ya beyin takımındansın eylem planladın,ya casusluk yaptın,ya teröristi besledin baktın…bir şekilde o örgüte çalıştın mı? Dolaylı ya da dolaysız insan katline yardımcı oldun mu? *Yedincisi bu insanlar bu kadar deşifre olmuş durumda iken,ortalarda ellerini kollarını sallayarak rahatça nasıl gezebileceklerini düşünmektedirler? Bir şekilde hepsinin son derece masum ya da günahsız olduklarını düşünelim bir an için.Bu halde bile olsa,bu kadar kamuoyu tepkisi çekmiş insan,adları,yüzleri belli,ortalarda can güvenlikleri tehlikeye girmeden nasıl dolaşabileceklerdir? Nerede yaşamaya devam edecekler?Neyle geçinecekler? Elbette ki büyük şehirlerdeki örgütlenme desteğiyle! Elbette ki onlara can güvenliği veren devletin desteğiyle… Madem artık örgütle bir işleri kalmadı,örgüt gelip onları temizlemez mi? Örgüt istemişse teslim olmalarını,o halde örgütün bundan her halükarda bir çıkarı vardır ki o halde de bu çıkara devlet neden aracı olmuştur? Bu soruların hiç birisi kamuoyunun kafasında ve vicdanında cevaplanmayacaktır,buna kalıbımı basarım. Efendim dağdan kesilen kerestelerden bir parti daha gelecekmiş aynı fevkalade iğrenç ve tiksindirici şovları bir kez daha tekrarlamaya. Adam sormaz mı,Elebaşı da hiçbir eyleme katılmadım dese,acaba onu da salıverirler mi? Hatta ve hatta adam sormaz mı neden salıvermiyorlar diye? Şimdi bu teröristler sözde açılımı desteklemek için geldiler.Peki şimdi size bir tanım yazacağım.Terörle Şube’nin sitesinde terörün tanımı aynen şöyle “Terör;baskı, cebir ve şiddet korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle anayasada belirtilen cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzenini değiştirmek, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk devletinin ve cumhuriyetinin varlığını tehlikeye düşürmek, devlet otoritesini zaafa uğratmak ve yıkmak veya ele geçirmek temel hak ve hürriyetleri yok etmek, devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte (burada örgüt terimi iki veya daha fazla kimsenin aynı amaç etrafında birleşmesiyle, teşekkül, cemiyet, silahlı cemiyet, çete veya silahlı çeteyi kapsamaktadır) mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü eylemlerdir” Peki ülkeye giriş yaptıklarında yapılan şov,devletin otoritesini zaafa uğratmadı mı,kamu düzenini bozmadı mı,halkın genel psikolojik sağlığını bozmadı mı? Bu da terörün bir başka biçimi değil mi? Bir yanda Filistin'li "Müslüman kardeşlerimize" yapılanlar nedeniyle İsrail’le papaz ol,öte yandan Azeri Türklerini Ermenistan ile arayı yapacağım diye küstür.(Ermenistan da kendi diasporasını küstürmüştür bu arada tabii de o kendi sorunları zaten diaspora değil mi yıllardır Ermeni ortak hafızasına Türk düşmanlığını Türk nefretini eken?) Türkiye bir karar vermeli artık Müslümanlık ya da Türklük…Birini seçsin.Ya Türkiyenin çıkarları,ya sonuna kadar Müslüman misyon yüklenen bir devlet. Ermenistan'la Protokol imzalarken Türk'üz,Filistin'e yapılanları protesto ederken Müslümanız.İster Müslüman,ister Hristiyan ister Musevi olsun sorun ezilen bir milletin yanında olmaksa,onun yanında durmaksa,Karabağ da yıllardır işgal altında… Müslüman Afganistanın ABD tarafından çektikleri malum…Müslüman Irak’ın da… Sorun Türkiye’nin çıkarları,Ermenisiyle,Azerisiyle,Musevisiyle,Çerkeziyle,Lazıyla,Kürdüyle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin çıkarlarını korumaksa, o halde Filistinden sözedilirken sürekli Müslüman kardeşlerimizin….tanımlamasının kullanılmaması gerekiyor. Obama TBMM de konuştuğunda,Ermeni Meselesi için kalıcı ve yararlı adımlar atılmasını,Kuzey Irak’ın tanınmasını ve KKTC limanlarının açılmasını istemiş… İlk ikisi oldu,sıra KKTC de…yaşasın yeni başkanımız OBAMA!!!

1 yorum:

  1. Ellerine sağlık diyorum başka bişi demiyorum.Bu ülkeye ne eoluyor böylebilmiyorum,garip tuhaf onursuz bir millete mi dönüşüyoruz ne...harika yazmışsın,kendi kendine sorduğun soruları harika açıklamışsın,gerçekten de bir sürü şey var merak edilen.Bakalım bu hükümet bütün bunların üstesinden nasıl gelecek.

    YanıtlaSil