sağtık

Harry Potter Ve Zümrüdüanka Fiyaskosu

Kitaplarının ve filmlerinin müdavimiyim. Kitaptan filme senaryo uyarlamasının ne zor olduğunu,mesleki eğitimimin de bir parçası olduğundan,çok iyi bilenlerdenim ve hala iddia ederim ki şu ana kadar Yüzüklerin Efendisi üçlemesi dışında hiç bir uyarlamayı başarılı bulmuş değilim.O bir fenomendir,klasiktir ve bir uyarlama başyapıtıdır.(Bir mi...üç üç!!) Harry Potter serisinin en son oynamakta olan son filmi Zümrüanka Yoldaşlığını,uyarlama olarak oldukça başarısız ve yetersiz buldum.Yönetmen de,senarist te ,kitapta var olan düşünce ve içsel dünyanın zenginliğini filme aktarmanın zorluğunu düşünerek,görsel olarak bir şeyler hazırlayıp,seyirciyi bu yönden doyurmaya karar vermiş ve hiç te iyi etmemişler. Kitapta anlatılan pek çok önemli konu,filmde es geçilmiş.Kitapta vurgulanan pek çok önemli durum ve bir sonraki Melez Prens kitabına da etkileri devam edecek olan ayrıntı,ne yazık ki senaristin ellerinde yok olup gitmiş.Zannımca,Melez Prensi okumadan,bunu tek bir seferlik film gibi algılayarak hazırlanmış bir senaryo. Kitabı okumadan gidenler için yavan ve sığ gelebilecek üstünkörü bir anlatım. Görsel olarak ta bir şeyler bulabilmek için filmin sonundaki Sihir Bakanlığının Kehanet odası bölümünde geçen sahneleri beklemek zorundasınız. Senaryo ve kitap eşleşmesinin başarısızlığını örneklemek için sadece şu kadar ipucu vereyim, Filmde,Harry ve Dumbledorun Ordusunun sihir savaşına hazırlandıkları ihtiyaç odasını,Müfettiş Umbridge"e ispiyonlayan kişi,Harry"nin filmde şap diye öpüverdiği,oysa kitapta bu kadarlık yakınlaşma uğruna ne kadar çok sıkıntılar çektiğinin uzun uzun ayrıntılandığı,çekik gözlü sevgilisi Cho olarak gösteriliyor oysa kitapta,Cho nun kız arkadaşıdır bu. Başarısız bir uyarlama. Zayıf görsel efektler. Filmin tamamı,sanki sadece,son sahnelerine hazırlık olsun diye çekilmiş.Yönetmen,tüm heyecanını filmin son sahnelerine sakladığı için,seyirciye de aynı heyecansızlığı filmin son sahnelerine kadar sabırla sürdürmekten başka bir şey kalmıyor. Gözüme çarpanları buraya listeledim * Regulus Black filmde geçmiyor bile.(Siriusun ailesinden önemli biri.RAB koduyla önemli bir yer tutuyor kitapta) * Ayna olayı yok.(Siriusun Harry e verdiği,haberleşme aynası) * Sirius Black’in annesinin portresi yok.(portre sık sık konuşuyor ve lanetler yağdırıyor) *Kreacher (siriusun ev cini) karakteri son derece lanetli,sirius ve yoldaşlık üyelerinden nefret ediyor.filmde buna da hiç değinilmemiş. *Filmde Cho Chang’i gammaz yapmışlar; oysa kitaptaki gammaz,yani DO nun çalışmalarını ve yerini idareye bildiren karakter,Cho'nun kız arkadaşıydı. *Kitapta Harry,Cho ile yakınlaşabilmek için çok sıkıntı çekiyor ve oldukça zorlu bir süreç atlatıyor.Oysa filmde şakadanak öpüşüverdiler!! * Hermione, Ron ve Draco’nun öğrenci başı seçilmesi farklı işlenmiş.Harry buna çok bozuluyordu.Hatta bunalıma giriyordu. * Harry Potter’ın McGonagall’dan meslek danışmanlığı dersi alması ve Seherbaz olmak istemesi filmde yok. * Quidditch maçında Harry cezalı olduğundan katılamıyor,bir şekilde Ron kalecilikte harikalar yaratıyor ve bunun sihirle olduğunu sanırken,öyle olmadığını anlıyor.Filmde ise maçtan söz bile edilmiyor. * Hagrid’in devleri ikna etmeye gitme sahnesi bile zahmet edilip çekilmemiş.oysa son derece uzun,ayrıntılı ve heyecanlı savaşlar ve entrikalar içermekteydi. * Tonks ve Lupin arasındaki aşka ait hiç bir detaya yer verilmemiş. * Dırdırcı olayı(Lunanın babasının çıkarttığı doğruları yazan gazete) tamamen atılmış. * Rita Skeeter söyleşisi filmde yok. * Zihnebend meselesinde düşünseli yok.oysa Harry burda,Snape in düşünseline girerek aslında babası ve Siriusun Snape e ne kadar haksızlık ettiklerini görüyor ve babasının dürüstlüğünden bile şüphelenmeye başlıyordu. *Ronun ağabeylerinden birisi,sihir bakanlığında çalışmakta ve Harry e de Weasley ailesine de haince bir yaklaşım içinde görülmektedir.Filmde,buna dair en ufak bir dokundurma bile yapılmamış. *Fred ve George,okulu birbirine katıp terkettiklerinde,ona tüm okul hatta Peeves ve prof.Mc Gonagall bile yardımcı olurken,filmde bu işlenmemiş.Üstelik ikizler okulu terkederek,bir şakacı dükkanı açıyorlar.Bu da filmde gözardı edilip unutulmuş bir ayrıntı. (Tuliş...sakız çiğnerken de düşünebilen kadın)

2 yorum:

  1. Hanımefendi,harikasınız...Felsefe Taşı haricindekileri keyifle izleyemedim malesef...

    YanıtlaSil
  2. Evet Evrim,zaten genellikle bu fantastik tür filmlerinin ve romanlarının daima ilk bölümü veya ilk cildi en güzelidir.Çünkü kahraman ilk bölümde kendini keşfeder,yeteneklerinin farkına varır ve ondan önce daima sıradan birisidir.Çünkü seyirciye veya okuyucuya,sıradan birisinin ne harikalar yaratabileceği mesajı verilir ki sıradan seyirci veya sıradan okuyucu,kendisi kadar sıradan bir kahramanın gelişim evresinde o kahramana kendini yakın hissetsin.
    Dikkat etmişsen,Alacakaranlık,Matrix gibi filmlerde de diğer seriler,ilk bölümün heyecanını ve güzelliğini yansıtamamıştır ne yazık ki.
    Harry Potter serisinde de Felsefe Taşı her şeyin yeni keşfedildiği ilk bölüm ve ilk cilt olduğundan,bu kurala uymaktadır.

    YanıtlaSil