Her seferinde merak galip geliyor. Bir önceki filmde de seyrederken içime baygınlıklar gelmişti. Bu son filmde de aynı şey oldu.
Film aslında bir çocuk filmi olmaktan tamamen çıkmış durumda,özellikle son üç seride.
Zaten kitap da aslında çocuk kitabı değil bence. Karmaşık,iyi kurgulanmış,isimleri akılda tutmazsanız,sonra sayfalarca geriye dönüp bu kimdi yaaa demenize sebep olacak kadar iyi ayrıntılanmış bir kitap.Çocuklar için fazla büyük konular.
Dolayısıyla,kahramanları çocuk diye,o kitap ya da o film çocuklara yönelik olmak zorunda değil tabii.Ama sinema salonunu dolduran 5-10 yaş arası çocukları da burada anmadan geçemeyeceğim.
Hayır senin o yaşta,bu filmi anlaman için öncekileri de izlemiş olman gerekir diyeceğim ama beşikteyken mi başladın izlemeye işte onu çözemiyorum.
Kitapların tamamını okurken aldığım zevki,son üç filmde de yakalayamadım. Kitabın tarzı,üslubu,kurgusu hep aynı yazarın elinden çıkıyor. Filmleri için aynı şey söz konusu değil.
Her film başka yönetmenin gözünden yansıdı beyaz perdeye,hepsinin tarzı farklı oldu.
Bir de tabii kitabı dura dura,sindire sindire okuyorsunuz.
İki saatte her şeyin olup bitmesi gibi bir beklentiniz olmadan.
Filmde ise,kapanıp kaldığınız karanlık salonda,sıkıcı koltuklarda o iki saat içinde herşey olup bitsin,gözlerim bayram etsin istiyorsunuz.
Kitabı zevkle okuyup filmde hüsrana uğramanın nedeni bu.
Hiç bir kitabını okumadıysanız,film güzel gelebilir.Tabii önceki filmleri seyretmiş olmanız şartıyla. Bu bile,son filmin durağan,sıkıcı akışını katlanılabilir hale getirmiyor.
Son kitabı,ikiye bölerek film yapmak salaklığına düşmeselerdi belki o tuğladan daha kalın kitabı okurken alınan zevkin de içine etmezlerdi filmde.
Kalın,ağır,detaylı bir kitap son kitap ve özellikle konunun en ağır gittiği birinci bölümü alıp sinema filmi yapmak tamamen riskti.
Olaylar aslında kitabın sonlarına doğru canlanıyor,sırlar çözülüyor,heyecan doruk noktasına çıkıyor. Umarım son film bekleneni verir.
Bu arada eşşek kadar olmuş çocuk oyuncuları da her filmde gördüğümüzde ağzımız açık kalıyor. Büyümeyen tek oyuncu ise Harry.
Suratı kartlaşıyor ama vücut hala çelimsiz bir cüce.
Git gide de sevimli olmaktan çıkıyor hatta sevimsiz olmuş bile diyebilirim.
Bazen kitapları kitap olarak bırakmakta fayda var evet.
Beceremiyorsan çekme.
Yıllarca Yüzüklerin Efendisi filme alınamadı,başarılamadı,bir kaç animasyonu denendi o kadar. Sonunda Peter Jackson geldi ve tüm uyarlama filmlerin kralı,ağası,hükümdarı sayılacak üç filmi birden çekti ve sinema tarihine geçecek bir şaheser yarattı.
Keşke J.K.Rowling de bekleseydi kitabının film haklarını satmadan evvel.
Belki Peter Jackson'ın sihirli eli,filmleri kitabından daha muhteşem hale dönüştürebilirdi.
Bu arada son bir söz,filmin içindeki tek güzel şey,ÜÇ KARDEŞLER masalının animasyonuydu.
Muhteşem ötesi bir çizgi animasyondu,daha önce hiç bu kadar başarılısını izlememiştim gerçekten. Acaba tüm Harry Potter filmleri, aynı animatörün elinden mi çıksaydı ne?
Belki daha özel,daha farklı daha kaliteli bir sinema dili yaratılabilirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınıza hiç bir rumuz veya isim bırakmazsanız,ADSIZ olarak görünecek...Ben de ADSIZ yazan yorumlara geri dönmeyeceğim.